Haberler / BOŞANMA DAVASINDA "KUSUR" KAVRAMINA ÖRNEK YARGITAY KARARLARI

BOŞANMA DAVASINDA "KUSUR" KAVRAMINA ÖRNEK YARGITAY KARARLARI

1.  Şiddetli geçimsizlik nedeniyle açılan boşanma davasında Yargıtay 2. Hukuk Dairesi doğum esnasında eşini yalnız bırakan kocayı ağır kusurlu bularak tazminat ödemesi gerektiğine hükmetti. 
 "Davalı- karşı davacı erkeğin eşini aldatmak suretiyle sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği, doğum sebebiyle hastaneye yatırılan eşinin yanında ve ona destek olmadığı, eşini istemeyerek evden kovduğu; davacı-karşı davalı kadının ise eşi için "şerefsiz" dediği, eşinin ailesi için "hepsi yalancı", "köylü" diyerek aşağıladığı, ailesinin köyden getirdiği yoğurt, peynir gibi yiyecekler "pis" diyerek çöpe attığı evlilikte davalı-karşı davacı erkeğin daha ağır kusurlu olduğu ve gerçekleşen kusurlu hareketlerin  kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğundan dolayı kadın yararına tazminat koşullarının oluştuğuna karar verilmiştir.


2.  Eşi azarlayarak, küçük düşürücü davranışlar ve sözler sergilemek boşanma sebebidir ve bunu yapan eş ağır kusurludur.
 “... davacı- karşı davalı kadının da eşini sürekli azarlayıp küçük düşürücü sözler söylediği, aşırı kıskançlık gösterdiği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre erkek de dava açmakta haklıdır. Öyleyse erkeğin davasının da kabulü ile boşanmaya karar verilecek yerde davasının reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.” 


3. Eşe hakaret ve beddua etmek boşanma sebebi olup , bunu yapan eş ağır kusurludur.
YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ 2015/9457 E. - 2016/248 K.
"... Mahkemece her iki taraf eşit kusurlu kabul edilerek boşanmaya karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden mahkemece tarafların belirlenen kusurlu davranışları yanında, davalı-davacı erkeğin davacı-davalı kadına hakaret ve beddua ettiğe de anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-davacı erkeğin kadına göre ağır kusurlu olduğunun kabulü ve davacı-davalı kadın lehine uygun miktarda maddi ve manevi tazminat takdiri gerekir."


4. Eşin annesine, babasına hakaret boşanma sebebidir. Hakaret edilen taraf yararına kusurlu davranıştan dolayı tazminata hükmedilmesi gerekmektedir. 
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin emsal teşkil eden kararında "... Kaynanaya hakaret eden gelini ağır kusurlu bulmuştur ve bunu boşanma sebebi saymıştır. Kusurlu eşin tazminat alamayacağından bahisle kusurlu eş (kadın) yararına tazminata hükmedilemez.'" denilmiştir.


5. Şiddetli geçimsizlik yaşayan çift boşanmak için karşılıklı dava açtıklarında mahkeme, kadının boşanma davasını kabul etti. Boşanma davasıyla birlikte maddi ve manevi tazminat talebi de reddedilen koca ise kararı temyiz etti. Temyiz üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, tarafından, "Erkeğin birleşen boşanma davası yönünden yapılan incelemede, toplanan delillerle davacı-davalı kadının eşyalarını almak için ortak konuta geldiğinde, eşine hakaret ettiği, eşinin göğsünü yumrukladığı anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davalı-davacı erkek dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin davasının da kabulü ile boşanmaya karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile erkeğin davasının reddi doğru bulunmamıştır. Kararın bozulmasına oy birliği ile karar verildi" denildi.