Yargıtay 22. Hukuk Dairesi;
işçinin ücret alacaklarının ödenmemesi gerekçesiyle istifa etmesi halinde, haklı
fesih yoluyla istifa edildiği için kıdem tazminatına hak kazanacağına ilişkin
hüküm kurmuştur. İşçinin
emeğinin karşılığı olan ücret işçi için en önemli hak, işveren için de en temel
borçtur; “4857 sayılı İş Kanunu'nun 32/4. maddesinde ücretin en geç ayda bir
ödeneceğinin hüküm altına alınmıştır. Bu durumun aksi bireysel ya da toplu iş
sözleşmesinde kararlaştırılmadığı sürece işçinin ücreti bir ay çalışıldıktan
sonra ödenmesi gerekmektedir. Ücreti ödenmeyen işçinin alacağı konusunda takibe
geçmesi ya da ücreti ödeninceye kadar iş görme edimini yerine getirmekten
kaçınması, iş ilişkisinin devamında bazı sorunlara yol açabilir. Bu bakımdan,
işverenle bir çekişme içine girmek istemeyen işçinin, haklı sebebe dayanarak iş
sözleşmesini feshetme hakkı da tanınmıştır. İşçinin ücretinin kanun veya sözleşme
hükümlerine göre ödenmemesi işçiye bu imkânı verir. Ücretin hiç ya da bir
kısmının ödenmemiş olması bu konuda önemsizdir. İkramiye, primi, yakacak
yardımı, giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil gibi
alacakların da ödenmemesi işçiye haklı fesih imkânı verir. “ diyerek işçinin 1
ay dahi ücretini alamaması nedeniyle haklı nedenle istifa etmesi halinde kıdem
tazminatının ödenmesi gerektiğini hüküm altına almıştır.